17 Ocak 2016 Pazar

YARIH'--İLK ÇAĞ MEDENIYETLERİ

       İLKÇAĞ MEDENEİYETLERİ

    -Hindistan'da, "kast" sisteminden
dolayı "hür, eşit ve kaynaşmış"
bir toplum oluşmamıştır. Bu
durum, sosyal sınıf farklarının,
toplumda ortak bir kültürün
gelişmesini önlediğini gösterir.
Anadolu'da bulunan ilk yazılı
kaynakların Asur tüccarlarına
ait ticari belgeler olması,
"uygarlıkların etkileşiminde
ticaretin önemli bir rol
oynadığı" yargısını doğrular.
Yunanlılarda, sınıfsal
ayrıcalıkları kaldırmaya ve ulus
iradesini kurumsallaştırmaya
yönelik toplumsal taleplerin
artması, Yunan halkının "siyasal
bilinç" kazanmış olduğu
yargısıyla açıklanabilir.
Hititlerdeki Pankuş Meclisi,
kralların devlet yönetiminde
"danışma kurumuna" yer
verdiklerini gösterir.
İlkçağ'da bazı kralların,
ülkelerinde feodal beylikleri
ortadan kaldırmaya çalışmaları,
"merkezi devlet otoritesini
koruma gereksinimi" temel
alınarak açıklanabilir.
Hitit krallarının, zaferleri ile
birlikte yenilgilerini de
yazdırmaları, "tarafsız (objektif)
tarihçilik mesleğine önem
verdikleri" yargısını doğrular.
Urartularda, mezarların ev
biçiminde yapılması ve ölüye
ait bazı eşyaların mezarlara
konulması, hayatın ölümden sonra
da devam edeceği inancının
mimari ve sanat anlayışı
üzerinde etkili olduğunu
kanıtlanabilir.

İlkçağ'da gerçekleşen bazı
buluşların günümüz
medeniyetinin oluşumu üzerinde
de etkili olması, "tarihsel
gelişimin sürekliliği" olgusu
temel alınarak açıklanabilir.
Frigyalıların, tarım ve
hayvancılığı korumak üzere çok
sert yasalar çıkarmaları,
"ekonomilerinin tarıma
dayanması" temel alınarak
açıklanabilir.
Romalıların, Latin alfabesini
hazırlarken Fenike alfabesinden,
güneş takvimini hazırlarken de
Mısır takviminden
yararlanmaları, "evrensel
uygarlığın, kültürlerin karşılıklı
etkileşiminin bir ürünü
olduğunu" gösterir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder